
Gerçek hayattan yat hikayeleri: Almanya'dan Finlandiya'ya yolculuk
Mikael Lönnroth, 2019 yılında Southampton Boat Show'da zarif hatlara sahip Hanse 388 ile denizcilikte hayat arkadaşını bulmuş tutkulu bir Finli denizci. Teknesini kendine özgü bir hale getirmesi pek de zaman almamış, yalnızca birkaç ay içerisinde, Greifswald tersanemizden Baltık Denizi boyunca yeni yelkenli teknesi "Charlotte" ile olağanüstü bir yolculuğa çıkmıştı.
Mikael'in seçimi: Hanse 388
Hanse 388, hiçbir şeyden ödün vermeksizin hem dinamik yelken kullanımı kapasitesi hem de konforlu bir yaşam sunan olağanüstü bir yelkenli yattır. Çarpıcı dış tasarımı, denizcilik donanımlarını kolay kullanımla harmanlayarak göz alıcı bir estetiğe bürünmüştür. Yatın iç mekanı, çeşitli düzen seçenekleriyle kişisel tercihlere uyarlanabilen üstün konfor, depolama ve sade ama şık bir ambiyans açısından ustalıkla dolu çözümler sunar.

İlk kez denize açılmak: Mayıs 2019
İlk yolculuğunda Mayıs 2019'da Finlandiya'nın Turku şehrine doğru yelken açtı. 500 deniz mili uzunluğundaki bu seyahat stratejik olarak üç aşamaya bölünüyordu:
Greifswald - Rønne, Bornholm
Rønne, Bornholm - Visby, Gotland
Visby, Gotland - Turku
"Greifswald'dan yatımızı teslim alışımız hepimiz açısından oldukça özel bir serüvendi. Neyse ki yanımda bu ilk yolculuğumda bana katılan üç meslektaşım vardı. Finlandiya'nın Turku kentine doğru 500 deniz mili sürecek bir yolculuğa çıkmak sahiden heyecan vericiydi. Ryck Nehri'nde dümen kırarken aklımda dönüp duran tek bir düşünce vardı: Bu tekne artık gerçekten benim!"
Almanya'dan Finlandiya'ya tekne ile yolculuk
Mikael ve ekibi için yolculuğun ilk ayağı, beklenti ve stratejik seyrüsefer aktivitelerinin bir karışımıydı. Amaçları Greifswald'dan Danimarka'nın Bornholm adasındaki Rønne'ye yelken açmaktı. Bu zorlu bir aşamaydı, zira Wiecker Asma Köprüsü'nün açılışını tutturacak şekilde titiz bir zamanlamayla yola çıkmaları gerekiyordu.
Köprüyü atlattıklarında yolculukları tam olarak başlamış oldu.
"Programımız oldukça sıkıydı. Finlandiya'ya yaptığımız beş günlük yolculuk Bornholm'deki Rønne ve Gotland'daki Visby duraklarını da içeriyordu. İlk hafif rüzgarlı aşamamız olan Rønne'a açıldığımız yolculuğu değerlendirerek Yeni Code Zero yelkenimizi test ettik. Pruvamız Visby'ye doğrulmuşken soğuklara yakalandık. Sıcaklıklar iki derecenin altına düştü ve üç saatlik gece nöbetlerimiz hakiki bir mücadele haline geldi. Her şeye rağmen, gemideki ısıtma sistemi ve bol miktarda sıcak çay sayesinde moralimizi hoş tutmayı başardık."

Code Zero, spinnaker için fazla yakın olup genoalar içinse fazla geniş açılara yönelik olarak hafif ila orta rüzgar koşulları için özel olarak tasarlanmış bir yelkendir. Gelişmiş laminat malzemelerden üretilen bu yelkenler, sürüklenmeyi en aza indirirken kaldırmayı optimize etmek üzere geniş bir yüzey alanına ve daha düz bir profile sahiptir (yakın mesafeler açısından idealdir).
"En güzel anılarımızı Visby'den Turku'ya, İsveç'teki Gotska Sandön'ün kuzeydoğusundan geçerken deneyimledik. Yatımızı sakin bir ortamda süzülmeye bıraktık, akşam yemeğimizin tadını çıkardık ve muhteşem bir gün batımının büyüsüne daldık."
Turku'ya yolculuğumuzun son aşamasında paçayı kıl payı kurtardık
Mikael ve ekibi yeni motorun alıştırma döngüsü için motoru yüksek devirlere zorlayarak gece boyunca yol almışlardı. Yakıt tüketiminin arttığının farkında olsalar da yeterince rezervleri olduğuna inanıyorlardı.
Bir noktada Mikael, dümendeki mürettebat üyesi Ben'e "Dizel yakıtımız %35'e düştü ve hala önümüzde upuzun bir yol var!" diye bağırdı. Yakıt tahminleri sandıkları kadar doğru çıkmamıştı. Görünürde rüzgar da olmadığından ötürü, dizel her ne kadar tercih ettikleri bir yakıt olmasa da vazgeçilmez bir müttefik oluvermişti.
"Şimdi de %29'a düştü. Turku'ya varmamız imkansız. Rotamızın yakınında yakıt ikmali yapabileceğimiz herhangi bir ada var mı?"
Birkaç kısa telefon görüşmesinden sonra şu diyalog gerçekleşti: "Açık mısınız?" "Evet, açığız!". Birkaç saat sonrasında, s/y Charlotte Finlandiya'daki ilk seferinde Takımadalar Denizi'ndeki bir ada olan Nötö'ye yanaştı.
"Küçük yakıt ikmal iskelesinin yakınındaki sığ sulara yatı yanaştırmaya çalışırken, tesisi yöneten hanımefendi bizi "Ah! Buraya hiç bu kadar güzel bir tekne gelmemişti!" diyerek karşıladı. Bunları duymak harika bir duyguydu!"

Eve ilk kez yelken açmak
Mikael'in dilinden şu sözler döküldü:
"Rüzgar son derece hafifti. Yolculuğumuzun son bir saati ile göz alıcı takımadalar arasında nazikçe ve sessizce süzülmek kuşkusuz yolculuğumuzun en güzel kısmıydı. Yelkenli yatımız Charlotte'un da bu anları oldukça sevdiğini düşünüyorum."
Mikael ile Finlandiya'ya varışından kısa bir süre sonra bağlantı kurduk ve ilk yolculuğuyla ilgili düşüncelerini aldık:
"Yolculuğun son saatlerini anımsamaktan özellikle keyif alıyorum. Sıcak akşam ışığında takımadalardan Turku'ya doğru yelken açmak büyüleyiciydi. Evimiz olan limana varışımız muhteşemdi. Çocuklarımız Charlotte'daki yataklarını görmek için sabırsızlanıyorlardı. Hiç gecikmeden yatı keşfe çıktılar. En küçük kızım Mimmi, "Yüzen evimiz" diye haykırdı. Benim için inanılmaz ölçüde gurur verici bir an idi."
-
Hikayelerini paylaştıkları için Mikael ve ailesine çok teşekkür ediyoruz. Finli ailenin son maceralarını bloglarından takip edebilirsiniz: https://nakedsailor.blog/
-
Hanse Yachts hakkında daha fazlasına erişin:
Yüzen lüks: Hanse 510, yatçılıkta yeni standartlar koyuyor
Yelkenli tekne adabı ve marina kuralları: derinlemesine bir rehber
Zamanda yelken açmak: Tarihimiz